Uzun ve keyifli bir yaz bitmek üzereyken... Hele ki bir de yağmurun, karın trafiği çekilmez hale getirdiği İstanbul gibi bir şehirde yaşıyorsanız... Yaz mevsiminden daha da kopulamıyor. Bu satırlara başlamadan önce kahvem elimde pazar keyfimi yaparken toplamaya başladım atölyede yaşadığımız güzel anları.. Yok! Öyle deniz, güneş keyfi gelmesin hemen aklınıza. Mesela bir cumartesi konuklarımız "Yaptığınız işler, paylaşımlarınız, sözcükleriniz bizi aileden biri hissettiriyor" diyip atölyeye bir akşam vakti pasta börek getirmişlerdi.. Ya da nasıl farklılaşsak diye düşünürken cılız bir sardunyanın gözümüze tropikal çiçeklerden çok daha gösterişli, çok daha güzel görünmesini sağladığı o an. O ışık. O bakış açısı.. Bugünkü atölyemizde inanın bu anlardan biriydi, katıldığımız her kurumsal iş'te olduğu gibi en zor iki eğitim arasına konmuştuk yine.. Konuklarımızın atölyemize ilgisi alakası oldukça yüksek olması bizi çok mutlu etti. Bizde eteğimizde ne varsa boşalttık. Öyle ellerden çıkan tasarımlar gördük ki edebi eser mübarek diye geçirdik içimizden.. Bazı ellerinde çenesi düşmüş bir bülbül gibi şakıdığına şahit olduk.. Ne güzeldir bülbül sesi, dinlemesini bilene.. Ez cümle usta eller vardı atölyemizde.. Ayrılırken teşekkür edilmesi bir yana, içten söylenmiş bir "iyi ki varsınız" varya.. Birdenbire gökten bir projektör tutuluyor sanki! Varlığımız aydınlanıp onaylanıyor. Her şey yerli yerine oturuyor o zaman. Dünyada bir "yerimiz" oluyor. Bu işte, insanın asıl istediği, bu duygu, bu tatmin! Bir Alkış: Konuklarımız bilmiyorlardı ama Cemile Sultan da İstanbul'un görüp görebileceği en tecrübeli ve en kaliteli çiçek tasarım ekibi vardı. Öyle bir ekip ki; ülkemizi uluslararası tanıtımına faydaları olmuş.. Yapmış oldukları tasarımlarla bir çağı açıp bir çağı kapatmış.. Ve tabi ki biz bu günlere gelirken her bir kilometre taşında yanımızda olmuş bir ekip.. Teşekkürlerimizle.. Sevgilerimizle.. Sizde akademimizde kurumsal olarak yeni tasarımlara yelken açmak isterseniz bilgi için tıklayınız.